İthalat aşığı Türkiye deprem için Japon mimarlar ithal etmeli

Ökkeş Ağaoğlu HER depremden sonra fanatik bir sistem anlayışıyla partisine bağlılığını belirtmek için yanlışı bile savunmak ilim ve bilimi kabul etmeyen toplumlarda görmek mümkün... Oysa görmemek için okumuş olmak... Aydınlık yarınları hesaplamak için toplumsal müdahalelerde bulunarak sağlam binaların yapılmasına ön ayak olmak... Her düşünceye açık olmak... Siyasal iradenin yanlışlarını ortaya koyarak onları eleştirmek her insanın vazifesi olmalıdır... Çünkü burada fanatiklik yaparak sıcak baktığı partisine toz kondurmayanlar, yarın o yanlışın kurbanı da olabilirler...

Prof. Naci Görür: Söyleye söyleye dilimizde tüy bitti

Ökkeş Ağaoğlu ŞU anda meydana gelen deprem öylesine büyük ki, ne 19 Ağustos depremine benziyor... Ne de büyük bir beklenti içine girdiğimiz İstanbul depremine... Yani artçı depremlerin dışında... Aynı büyüklükte bir veya ikinci depremler bağımsız olarak devam ediyor. Durum bu haldeyken, bundan birkaç hafta önce sürekli açıklamalarla Anadolu fay hatlarını açıklamaya çalışan deprem uzmanlarımızı siyasiler kulak arkası yapıyordu. Yani dinlemiyorlardı.

ANLAŞMA, UZLAŞMA

20 Nisan 1924 tarihinde kabul edilen 1924 Anayasası’nda devletin dininin, İslam dini olduğu belirtilmişti. Bu kuralın anayasadan çıkartılması, 10 Nisan 1928 tarihinde yapılan anayasa değişikliği ile olmuştu. 5 Şubat 1937 tarihinde yapılan değişiklikle de, 1924 Anayasası’nın 2. maddesine, devletin temel nitelikleri olarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin programında yer alan Altı Ok; “Türkiye Cumhuriyeti; Cumhuriyetçi, Ulusçu, Halkçı, Devletçi, Laik ve Devrimcidir” biçiminde girmiştir.

İYİ Partili Özlale, balığın etini yiyip kılçığını Kılıçdaroğluna atma

Ökkeş Ağaoğlu İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale “Gerçekten CHP masayı Kemal Bey’in cumhurbaşkanlığını onaylatmak için kurduysa, biz de onay makamı değiliz” sözlerine ilişkin açıklama yaptı. Özlale, cumhurbaşkanı adayının seçilmesinde yöntem ve sürenin yeterli olmadığını düşündüğünü dile getirerek, “Benim oradaki itirazım Kılıçdaroğlu’nun adaylığına değil” dedi.Yani kıvır da kıvır... Bu işi buraya kadar getirdikten sonra, tam 100 gün kala ortaya çıkıp BALIĞIN ETİNİ YİYİP, KILÇIĞINI Kılıçdaroğlu'na atmak babayiğitlik değildir... Bu tam bir dansözlüktür...

Açlık ve yoksulluk bilerek yaşatılıyor gibi...

Ökkeş Ağaoğlu

 

KİM derdi ki kendi kendine yeten bir ülkenin her şeyden mahrum kalacağını?.. Kim derdi ki tahıl ürünlerinden tutun, yiyecek - içeceklerin her dalında iddialı olan büyük Türkiye'nin bunların hiçbirinde bulunamadığını?.. Kim derdi ki Türkiye gibi muhteşem bir ülkenin Cumhuriyet rejiminden uzaklaştırılması için açlığın ve yoksulluğun icat edileceğini?.. İşte bugün bu olumsuz gelişmelerin hepsini tek tek yaşıyor ve yaşatılıyoruz.