Altılı Masayı ve Kılıçdaroğlunu yıkım projesi başarısız oldu

Ökkeş Ağaoğlu

6'LI MASA yolunda doğru düzgün giderken aniden Akşener krizi çıkıverdi ve olayın gidişatı başka şekle büründü. 6'lı Masa kendi kendine "Yahu biz ne tür bir kabahat işledik ki İYİ Parti aniden kararını değiştiriverdi?" derken... Bu kez de ittifak hastalığı yoğun şekilde ortaya çıkmaya başladı.. Nasıl başladı?.. 1) - Sol Parti boşluktayken Türkiye İşçi Partisi'ne göz kırptı...

Millet Partisi'nin Genel Başkanı Muharrem İnce de yoğun şekilde vekillik bilgisine sahip olduğunda dolayı Meclis'te ve koridorlarda nasıl kulisler döndüğüne şahit oluverdi... Bu arada Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ da ses çıkarabilmek için (Kendi açısından doğru olduğuna inandığı Cumhurbaşkanı adayının ismini yine kendisinin açıklaması gerektiğine inanıyordu... Ve bunu da Mansur Yavaş ve o olmazsa Muharrem İnce diye iki kişi üzerinden politikasını yürütmeye çalışacak... Ama burada tam da buna itiraz edecek olan kişi Muharrem İnce olduğunu tahmin edemedi. Çünkü Muharrem İnce, "Mansur Yavaş bir CHP üyesidir. Ekrem İmamoğlu da... Şimdi kalkıp Mansur Yavaş'ı cumhurbaşkanı adayı gösterecek... Eğer o olmazsa beni seçtirmeyi planlayacak. Ben yedek değilim. Kimsenin de yedeği olmam. Hatta böyle şeyin çok ayıp olduğunu da belirtmek isterim" demişti. Bunda da yerden göğe kadar haklı...

MERAL AKŞENER NEYİ PLANLAMIŞ OLABİLİR?.. ÇÜNKÜ 2 HAFTA ÖNCESİNDEN BERİ KILIÇDAROĞLU ADAY OLARAK SEÇİLEN KİŞİ OLARAK BİLİNİYORDU... VE BU 6'LI MASADAKİ LİDERLERİN DE BİLGİSİ DAHİLİNDEYDİ. NE OLDU DA AKŞENER ANİDEN DEĞİŞTİ?.. Öyle görünüyor ki İYİ Parti kendi başına bir işe girişmiş durumda. Ama bu durum öylesine çetrefilli bir yol ki sağa dönse bir sorun, sola dönse ayrı bir sorun olarak çıkıyor karşısına. Nasıl mı?.. Örneğin 6'lı Masa'dan ayrılmanın kendi başına hareket edeceği konusu biraz hayaldir. Hayal olmayan tek şey, ya ittifaklar içinde başka partilerle dans edecek... Ya da AKP ile birlikte hareket edecek. Bu da normal olarak görünmekte. Nasıl mı?.. Nasıl ki 6'lı Masa'dan ayrıldılar, AKP de MHP'den kurtulmak isteyebilir ve İYİ Parti'ye "Ben sana istediğin makamı verebilecek güce sahibim. Gel benim Cumhur İttifakı'na katıl" diyebilir. Veya Cumhur İttfakı'na katılmaz ama siyasi düşüncelerle ve Meclis çatısı altında birbirleriyle paslaşarak 360'ı bulup Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanı adayı olmasını sağlayabilir. Tabi bunlar Cumhur İttifakı'nda gelişecek olası gelişmeler... İşte tam da burada başka şeyler de olabilir. Mesela İYİ Parti'nin intikam almak istediği Bahçeli'yi Cumhur İttifakı'nda ikinci plana düşürerek Meclis'te ve adaylık yarışında kilit anahtar rolü üstlenebilir. Bu da AKP'den ne isterse onu alabileceği yönünde olur. Ama burada siyaseten güçlü olduğu her ne kadar Meclis içinde görünse de, gücünü yitirmiş olan alan halkın kendisi olacaktır.

TARİH YAZAMAZLAR... AKSİNE TARİHTE KAYBOLMA RİSKİ GERÇEKLEŞECEK... ÇÜNKÜ MASAYI TERK ETMENİN ACISINI ŞİMDİ GÖRMEYEBİLİR AMA YARIN ÖBÜR GÜN SEÇİM TARİHİ YAKLAŞTIKÇA SİYASETEN ÇIKMAZ BİR SOKAĞA ÇIKMIŞ OLDUKLARINI GÖRECEKLER... Genel olarak hayata küsmüş gibi görünen İYİ Parti, elindeki çok büyük fırsatı tepmiş oldu. Nasıl mı?.. 6'lı Masa'da en güçlü olan ikinci parti konumundayken aniden karar değiştirip "Kılıçdaroğlu'nun adaylığını" kabul etmediklerini resmen ve sert bir şekilde açıklamaları hem ayıp ve hem de çirkin olmuştur. Bunun böyle olmaması gerektiğini kendileri de çok iyi bildiklerinden dolayı, 6'lı Masa'dan ayrılmalarının Kılıçdaroğlu'nun adaylığından kaynaklanmadığını düşünüyoruz... Çünkü hem Mutabakat Metni'ne imzayı atanın... Aradan 8 saat geçmeden imzayı inkar ederek 6'lı Masa'yı noter diye suçlayıp Kılıçdaroğlu'nun adaylığına itiraz eden Meral Akşener'in "CHP'nin güçlü bir parti olduğunu.. Onun sayesinde Meclis'e girdiğini... Ve bundan 2 hafta öncesine kadar da konferans salonlarında ve deprem bölgelerindeki duyarlı çalışmalarıyla adaylığı ön plana çıkan Kılıçdaroğlu'na itiraz etmek saçma değil mi?... Hem de çok saçma... Düşünün Kılıçdaroğlu haftalar öncesinden adaylığı garantilenmişken... Tam son toplantıya sıra geldiğinde (Yani adayı belirleme toplantısına sıra geldiğinde) sanki o güne kadar Kılıçdaroğlu'nun adaylığını yeni öğrenmişler gibi tavır takınmak ve 6'lı Masa'dan ayrılmak hem halka ve hem de CHP'nin iyi niyetine karşı ihanet olarak yorumlanmalı. Aslında bu "Benim de aklımda iki tane aday ismi var. Onları önermek istiyorum ve halkın karşısına öyle çıkalım diyorum" diyerek hem sakin ve hem de 6'lı Masaya ihanet etmeden fikrini açıklayabilir ve de masadan ayrılmayabilirdi. Ama ne yazık ki ayrıldı. İyi de yaptı. Hiç olmazsa sonradan çıkaracağı oyunu daha yolun başındayken yaptığı için 6'lı Masa şimdi daha rahat hareket edecektir. Çünkü hem 5 parti genel başkanı Kılıçdarolğu'nun adaylığına Evet derken ve burada bir baskı yokken... Akşener'in bunu baskı olarak lanse etmesi pek inandırıcı olmamıştır. Bizce tarihte kayboluşa doğru adımını da atmış oldu. Ne diyelim, burası Türkiye ve böyle şeyler oluyor işte.