Arınç (Kral Çıplak) demekte geç kalmadı mı?..

Arınç (Kral Çıplak) demekte geç kalmadı mı?..

Ökkeş Ağaoğlu TARİH yapraklarını karıştırırsanız, karşınıza birçok kahraman liderler çıkar. Kimisi, ülkesinin bütün topraklarını kaybetmiştir... Kimisi, saltanatını veya yeni terimle koltuğunu kaybetmemek için istibdat kurmuştur... Kimileri de, rejim aleyhtarlığına soyunarak hem siyasi, hem ekonomik ve hem de stratejik konumun tehlikelerini görmezden gelerek, sadece ve sadece kendi geleceğini tayin etmek için ülkesini borçlar batağına atmıştır... Bugün borçlar batağını resmen yaşıyoruz... Nasıl mı?.. Çıkın bir çarşıya – pazara ve esnafla alışverişe... O zaman her şeyi yerinde ve zamanında görmüş olursunuz... Ama bu yapabilen muhalefetten başka bir ferdin (veya fertlerin) olduğunu düşünmek çok büyük hata olur. Neden mi?.. Bu kadar borca... Bu kadar kredi kartı limitlerini zorlayan nesile... Bu kadar sıfırı tüketmiş halka rastlamak mümkün değil. Hatta ve hatta dünyanın hiçbir yerinde böyle bir halk kitlesi ve yönetimi bulamazsınız... Ama bunu gelin iktidara anlatın bakalım. Anlatabilir misiniz?.. Asla anlatamazsınız... Çünkü iktidar adeta havalarda uçuyor... Sanki ülkede hiçbir sorun yokmuş gibi...

AKP HALÂ ÜLKEYİ GÜLLÜK GÜLİSTANLIK GÖSTERİYOR... SANKİ ÜLKEDE HİÇBİR SORUN YOKMUŞ GİBİ DURUYOR... ATATÜRK DEVRİMLERİNİ KABUL ETMİYOR... VARSA DA YOKSA DA VAHDETTİN VE DİĞERLERİ... KİM ÜLKESİNİN TOPRAKLARINI KAYBETMİŞSE, İKTİDAR İÇİN O KIYMET GÖRÜYOR... AKP, bir türlü halkı anlamıyor.. Hatta anlamamak için çok ısrar ediyor... Sanki halkımız başka ülkenin insanlarıymış gibi kabul ediyor... Ama halkımız da bu ilgisizliği kabul etmiyor... Çünkü hayat pahalılığı milletin kazanını kaynatmıyor... Daha doğrusu mutfaktaki ocakta hiçbir yemeğin bol kepçe olduğu bir durum yaşanmıyor.. İktidar partisi nedenini çok iyi biliyor ama bunu millete anlatmıyor... Sadece kendi ideolojistlerine şirin görünerek “Bana oy atmayan beden değil” mantığıyla hareket ediyor. Oysa kendileri demokratik rejimle ülkenin başına gelmemişler miydi?.. Ama şimdi ne demokratik rejimin faydalarını millete kazandırmak istiyor... Ne de millet kavramını beğeniyor... Ümmetçi bir toplumla sarmaş dolaş olup sorgulamayan... Hakkını aramayan... İktidar ne derse peki diyen bir topluluk istiyor... Ama bu mümkün değil... Çünkü bunun olması için ya Arap ülkeleri gibi sıfır seçim hakkını kabul edeceksin... Ya da bu diyardan çekip gideceksin... İktidar buna bile razı... Ama kimse gitmeyip de Cumhuriyet rejimini isteyen halk yığınlarını karşısında görünce morali bozuluyor. Ama devletçiliğin D’sinin kıymetini bu iktidarın çok iyi bildiğini kimse kabul etmiyor. Kabul etmeyenler Cumhuriyetçiler değil... Aksine muhafazakârlar... Sağ blokçular... Çünkü kamu düzenini korumak için mutlaka devletçiliğin devlet yapısını kemikleştireceksin... Sonra özelleştirmeler eşliğinde ticari ve ihracat yöntemini desteklemek için tarımı ve çiftçiyi besleyeceksin (Ki devlet devlet olsun)... Ama yok, bunların hiçbiri yapılmazsa işte bugünkü gibi yoksulluğa hızla gideceksin... Sonuç mu?.. Uçurum... Uçuruma nasıl gidiyor?.. Vahdettin ve diğerlerini destekleyerek... Daha doğrusu hangi padişah ve sultan büyük toprak bütünlüğünü kaybetmiş ise... Hangisi İngiliz ve Amerikan aşığı ise, o padişahlar iktidarın gözbebeği oluyor... Sanki kazananlar değil de, kaybedenler daha şanlı şerefliymiş gibi...

BÜLENT ARINÇ İSE KRAL ÇIPLAK DEMENİN ZAMANIDIR DİYOR... SANKİ O PARTİSİ İÇİN KOZMİK ODAYI AÇAN KENDİSİ DEĞİLMİŞ GİBİ... O ZAMANLAR KRAL ÇIPLAK NEDEN DEMEDİ ACABA? DAHA DOĞRUSU BİR YERE KADAR TAKİYYE YAPIYOR, AMA CUMHURİYET REJİMİ GÜÇLENİNCE TAKİYYENİN BİTECEĞİNİ İYİ BİLİYOR... Bülent Arınç her zaman partisine karşı aksi çıkışlar yaparak “sözde iktidarını koruyor” gibisinden bir çabaya düşüyor... Kral Çıplak tekerlemesini tekrarlayarak hem Erdoğan’a karşı bayrak açıyor... Hem de parti içi meselelere derin bir açıklık getirerek RTE’nin destekçilerine karşı açıktan açığa bayrak açıyor. “İktidarın bu haksızlığına karşı artık demeliyiz”i gündeme taşıyor... Ve sonra da sanki Kozmik Oda’yı açtıranın kendisi değilmiş gibi hareket çekiyor... Sanki partisinin bütün yanlışlarına sürekli kendisi karşı geliyormuş gibi... Sanki piyasa ekonomisinin sancılarını partisinin diğer temsilcilerinin yapmamış olduğunu vurgular gibi bir yalan takiyye ile yola çıkıyor. Fakat işin aslına gelirseniz ne askerlerimize yapılan kumpaslara karşı duruşunu görürsünüz... Ne de bebek katili Apo’nun ülkenin canisi olduğunu vurgulayarak karşı geldiğini görürsünüz... Bütün emelleri hem Vahdettin’cilik yapmak... Hem demokrasiyi destekler gibi görünerek siyasi emellerini demokrasinin perdesiyle süslemek... Hem de Türk halkının karşılaştığı zor durumu dile getirerek çarşı pazara çıkmayı unutturmak... Ama ne yapılırsa yapılsın, Kral Çıplak demenin artık çok geç olduğunu... Partiden ihraç edilmeyi beklese dahi AKP’in buna yanaşmayacağını... İlk seçimde siyasi tavrı o zaman göstereceğini şimdiden anlamamak saflık olur... Ne diyebiliriz?.. İktidar TL’yi unuttu, Amerikan doları için çalışıyor... Baksanıza her şeyi ithalata dökerseniz, üretimi ve tarımı durdurursanız sonuç bu olur. Nedir bu?.. İflas. Bu iflasın eşiğinden dönmek için bu son seçim dediğimizi 2023 seçimi Türk halkının kaderini belirleyecek.

 

var addthis_config = {"data_track_addressbar":true};