Atatürke düşman olursanız filmi yasaklar vizeyi de koyarlar

Ökkeş Ağaoğlu HİÇBİR ülke yoktur ki kurucusunu aşağılasın... Dinsiz desin... Dış gücün adamı desin... Selanikli Türk olmayan kişi desin... Hatta ayyaş ve sarhoş diyerek küçük düşürmeye çalışsın... Bu incitici sözleri hiçbir güçlü ülke, kendi kurucusu için söylemez... Ama bizim ülkemizde her şeyi söylerler... Hem de düzinelerce... Düşünün Genelkurmay Başkanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı'nı aynı gün kuran Atatürk'ü dinsiz diye yorumlayacak kadar cahil hiç görülmüş müdür?.. Ama ne yazık ki bizim ülkede bunun gibi cahiller mantar gibi türemiştir... Halâ da türemekte... Ama ne yaparsınız ki halkımızın bazıları kafalarını adeta kuma gömmüş öylece beklemekteler... Sanki kendilerini kurtaran gelmiş de Atatürk'ün hatalarını ortaya çıkarmış gibi naylon kahramanlıkla kendilerini aldatmaktalar... Evet doğrudur... Atatürk'ün hataları var... Böylesi zor bir coğrafyada ayakta duramayan ülkeyi cennete çeviren kahraman Atatürk'ün düşünceleri düşmanlarının bile ona hayran duyduğu yazdıkları açıklamalarında okunurken... Ülkemizdeki (Padişahım çok yaşa) zihniyetlerinin tekrar üremesi ülkemizi hem ekonomi ve hem de coğrafi karanlığın en dibine gömmeye başladı bile.

DİYANET İŞLERİ KENDİ KAFASINA GÖRE ÜLKE YÖNETİMİNİ ELE ALMIŞ GİBİ DAVRANIYOR... VE ÇALIŞMA SAATLERİNİN CUMA GÜNÜNÜ CUMA NAMAZINA GÖRE AYARLAMAK İSTİYOR. BİR DE BUNUN ÜZERİNE HUTBE VERİYOR. İŞTE BU TC DÜŞMANLIĞI DEMEKTİR... Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü (Tam da zamanıdır) diyerek hemen bir hutbe yayımlıyor... Cuma hutbesinde bakın ne diyor: "Çalışma saatlerinin cuma namazı saatlerine göre ayarlansın" istiyor... Neden? Türkiye Cumhuriyeti yıkılsın diye... Laik ülkenin temel taşlarının yerinden oynasın diye... Diyanet insanları modern düşünceyle değil... Katı düşünceyle de değil... İnsani ve vicdani değerleri yükselterek... İnsanın kendisini tanımasına yardım ederek görevini yapmalı... Vazifesi laik düşünceyle ve insan hakları kanunlarına saygılı olarak devam etmeli... Yoksa hem seni kuran kurucuya diplomatik küfürlerle... Halkı kandırarak siyaset üstü hareketle görev yapmak ve cuma hutbesiyle Ortadoğu'nun batağı olan din anlayışıyla ülkeyi yönetmek ve iktidara yaranmak Diyanet'in görevi değildir... Daha doğrusu olmamalıdır. Şükür ki Diyanet'in bugün basit gibi görünen hutbesinin aslında demokrasi adına çok tehlike arz ettiğini savunan ve karşı gelen eleştiriler var... Ve bu da ülkemizdeki demokrasiye yönelik katı rejimin her ne kadar üstü örtülü olarak hareket etmiş olsa da... Laikliği savunanların düşünceleri şeri düzene karşı her zaman ağır basmaktadır. Çünkü Cumhuriyet özgürlüğün ve bağımsızlığın insana verdiği en kutsal bir yapıdır. Kimse de bu yapıyı bırakmak istemez... Ama ne yazık ki bu yapıyı halkına tam anlatamayanlar bugünü yaşamamıza neden olmuşlardır.

DİSNEY PLUS'IN, ATATÜRK DİZİSİNİ KÜRESEL ÖLÇEKTE YAYINDAN KALDIRIP SADECE TÜRKİYE'DE GÖSTERİME SUNMASI BÜYÜK TEPKİYE NEDEN OLDU. ENTERESANDIR ÜLKEMİZDE ATATÜRK DÜŞMANLARI DA ANİDEN ATATÜRKÇÜ OLUVERDİLER.. İYİ DE NEDEN ATATÜRK DÜŞMANLIĞI YAPIYORSUNUZ? DİYE BİR SORU SORMAZLAR MI SİZE?.. Mustafa Kemal Atatürk'ün filmi aniden alınan bir kararla uluslararası ülkelerde yayınlanmasına yasak getirildi. Peki neden?.. Nedeni Ermeni lobisinin Atatürk karşıtlığı yüzünden... Peki o kendine çok güvenen... Dış güçlere karşı savaşan... Hatta "Dünyaca kilit rolü" olan Türkiye'nin ve onu yönetenlerin sesi birden neden kesiliverdi?.. Neden Atatürk'ün filminin uluslararası yayından kaldırılmasını protesto ederek tekrar yayınlanmasını sağlayamadılar?.. Çünkü siz bugüne kadar Atatürk'e karşı düşmanlık yaparsanız... Şu meşhur Türk düşmanı olan A Haber televizyon kanalında yaptığı tarih programlarıyla bilinen İslamcı yazar Kadir Mısıroğlu'nun Facebook sayfasında, "10 Kasım'da saat 09:05'te kenefe (tuvalete) gidin" diye yazıldığını kim unutabilir?.. Üstelik o kadar düşmanlık yapan bu kişiyi ziyaret edenler yine Türkiye'yi yönetenler değil miydi?.. Şimdi siz bunu yaparsanız, Disney Plus da Atatürk'ün filmini uluslararası alandan çeker ve o filmi Türkiye sınırlarına hapseder... Hadi bakalım, "Güçlü Türkiye" diyoruz... "NATO'nun ve dünyanın kaderini Türkiye belirliyor" diyoruz... O halde Ermeni lobisini durdura biliyor muyuz?.. İsveç'teki eylemlere karşı sert politikalar uygulayabiliyor muyuz?.. İşte sorulması gereken asıl sorular bunlardır. Çünkü Atatürk ne zaman ki 7 düveli ülkemizden kovdu... Onların düşmanlığı bugüne kadar ve bugünden sonrasına kadar devam edecek. Bu tarihi düşmanlıklarını tarih sayfalarına gömebilecek yapıya sahip olmalıyız. Sadece demeçler vererek politika yapamayız. Sadece vize kararları bile Haçlı ordusu gibidir... Madem NATO üyesiyiz... Madem Türkiye askeri alanda NATO'da olağanüstü görevler yapıyor... O halde Batı blokuna ve Ermeni lobisine siyasi ve ekonomik ambargo koyabiliyor muyuz?.. Ne yazık ki ülkemizde tüm üretimi durdurarak... Adeta Türk üretimine Haçlı ordusu gibi saldırarak yeni bir ekonomi politika üretmek, ülkeyi intihara götürmekten başka bir şey değildir. Bugün kurların fiyatlarına bakarsanız, Türkiye'nin nerede olduğunu daha iyi anlarsınız. Yok eğer düne kadar her 10 Kasım'da ve resmi bayramlarda "Ben hastayım" diyerek hastaneye yatan Abdullah Gül'ün bugün yaptıklarının tersini söylemesi hiç de gerçekçi değildir. Ama gerçek olan (Ortada bir Atatürk düşmanlığı var) ve bunu ortadan kaldıracak olan yine yönetimdir. Bakalım Disney Plus'a hatırı sayılır bir cevabi eylemi kim verecek?..