CHP 100 yaşında, peki hangi "yüz" partiyi kazanacak?

CHP 100 yaşında, peki hangi "yüz" partiyi kazanacak?

Ökkeş Ağaoğlu

TÜRKİYE her geçen gün kötüye giderken, umut veren CHP'de sular bir türlü durulmuyor. Neden mi?.. Nedeni çok basit...

Bakın bundan yıllar önceki seçimlerde hep ne söylendi? (Aman şimdi parti genel başkanlığı için sorun yaratmayın. Bunu yaparsanız AKP kazanır.) Herkes sustu... Kimse eleştirisini ortaya atıp da "CHP'ye zarar vermeyeyim" dedi. Peki ne oldu? Seçim kaybedildi. Ardından 1 yıl gibi bir zaman diliminde bu kez başka bir seçim kapıya dayandı ve tekrar aynı söylem tekrarlandı: "Aman, sakın ha... CHP'ye zarar vermeyin. Şimdilik yeni liderlik olayını çekmeceye koyun. Ortamı zorlaştırmayın. Eğer bunu yaparsanız AKP kazanır" denildi. Evdeki hesap çarşıya uymadı ve "YENİLEN PEHLİVAN GÜREŞE DOYMAZ" misali bu iş bugüne kadar gelindi. Peki yine ne oldu? CHP'de kurultay seçimi yapılacak. Ancak bu kurultayda DEĞİŞİM ön planda tutulacak. İyi de DEĞİŞİM denildiğinde neyi anlamalıyız? Bize sorarsanız değişim denildiğinde partinin genel başkanından tut, kapıdaki bekleyenine kadar (daha doğrusu tepeden tırnağa) CHP DEGİŞMELİ. Bu yapılırken de vizyon partinin karakteri ön plana çıkarılmalı. Bu yapılıyor mu? Hayır... Peki yapmak isteyene fırsat veriliyor mu? Hayır... Yapmak isteyenle bu işi benimsemeyen ve yenilgiye doymayan lider, partinin gençleriyle buluşuyor mu? Ona da hayır. O halde bu DEĞİŞİM değil, PARTİDE KÖK SALMA'dır. Ve bunu bugün yapan da Kemal Kılıçdaroğlu'dur.

CHP'DE UYGULANAN İTTİFAK HAREKETLERİ, PARTİNİN VİZYONUNU SIFIRLADI. HER ŞEYİ İTTİFAKTA HALLEDEBİLECEĞİNİ SANAN KILIÇDAROĞLU, MUHAFAZAKARLARIN PEŞİNE DÜŞÜNCE CHP YARALANDI... Her seçim öncesi ve sonrası dedik ki, "Sayın Kılıçdaroğlu, şu ittifak tuzağına artık girmeyin... CHP'yi tek başına seçime hazırlayın. Çünkü AKP bütün partilerle ittifak etmiş olsaydı, CHP'nin şansı daha çok artardı. Çünkü bu kadar hayat pahalılığını savunanlara karşı tek başınıza savunmanın inandırıcılığını kazanırdınız. Ama aksine, ne eskiye yönelik hataların düzeltilmesi adına Atatürk'ü savunanları partiye davet ettiniz... Ne de Emine Ülker Tarhan gibi... Süheyl Batum gibi... Ve bunun gibi birçok değeri partiye davet etmeyerek HELALLEŞMEYİ Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan ile yaptınız. Peki ne oldu?.. Halk, "Yahu bunlar değil miydi AKP'de olup da zeytin ağaçlarının kesilmesine destek olanlar?.. Hele ki Ahmet Davutoğlu'nun "Zeytin ağaçları yerine, İslam’a uygun helal ağaçlar dikilmelidir, zeytinyağıyla yapılan mezeler içki sofralarını süslüyor. bu mezeler içki tüketimini artırıyor. bu nedenlerle zeytin ağaçları sökülmeli" açıklamalarını bu millet unutmadı ki... Ama CHP ne yapıyor?.. AKP'yi bu kişiler yıpratabilir diye düşünüyor... 6'lı masayı kuruyor. Ne yazık ki 6'lı masada okey taşı kimseye gelmiyor. AKP'den gelen iki kişi, AKP'nin çift'e gitmesine yarıyor. Çünkü Davutoğlu ile Babacan'ın resmen CHP aşkını kendi yorumlarıyla beydanlara hitabı AKP'de oldukça puan kazandırıyor. İşte hataların en büyüğü bunlardı. Ama bunu Kılıçdaroğlu'na anlatılması çok zor. Çünkü şimdi de "6'lı Masa dedik ama gerekirse 16 masa da kurulabilir" diyerek inadına inatla cevap veriyor. Sonuç mu? İşte, bugünleri yaşıyoruz. Daha ne olsun?..

İMAMOĞLU DEĞİŞİM DİYOR. CHP'NİN BÜTÜN İL VE İLÇELERİNDE AĞIRLIKLI OLARAK DEĞİŞİM İFADESİ KULLANILIYOR. AMA BU NASIL OLACAK? İŞTE BU BÜYÜK SORUN OLARAK KARŞIMIZA ÇIKIYOR... Biz her zaman diyoruz ki, CHP yanlış politika uyguluyor. Ve bu yanlışlığın günahını da halkımız çekiyor. Çünkü o kadar yanlış politikalar yapılıyor ki, kimse bu yanlışlığı kabul etmiyor. CHP'ye ve Kılıçdaroğlu'na sorarsanız, asla yanlış yok. Ama halka sorarsanız, yanlışlık diz boyu... Neden diz boyu?.. Kılıçdaroğlu'nun inadı yüzünden... Peki "Ne yapılmalı?" dersenizeğer... Tabii ki de genel başkan derhal değişmeli. Artık bu kadar bahaneyle yenilgi tattıran bir genel başkanın dünyada bir eşi dahi yok. Bakın Kılıçdaroğlu, yaptığı bir konuşmada ne demiş: "28 Mayıs seçimi sonucu hepimiz hayal kırıklığına uğradık. Belki kitle önüne daha erken çıkıp kendimizi anlatmamız gerekirdi. Belki geciktik. Ama önce il başkanlarımız, sonra belediye başkanlarımız ve parti meclisimizin fikrini almak istedik; yani parti kurullarına gittik" dedi.Şimdi bu ne demek? Halâ bugün kendini anlatmak için meydanlara çıkmama inadını (bilerek) yapıyor demek. Neden bilerek yapıyor? Şunun için: Halk bir şey bilmiyor diyorlar, ama meydanlara çıkıp her şeyi tek tek anlatmıyorlar. Gülünç suçlamalara dahi karşılık verilmiyor. CHP'nin anlayışı 2 veya 3 televizyonda konuşmak. Bu televizyonlarda konuştuklarında kendilerini kandırıyorlardı.(Halâ da bu kandırma kendi bünyesinde devam etmekte." Ama Kılıçdaroğlu şu örneği de unutmamalı: Nasıl ki İnönü lider koltuğundayken Bülent Ecevit ona rağmen kazandıysa... Aynı şeyi Özgür Özel de, Ekrem İmamoğlu da... Ve buna benzer birkaç kişinin ortaya çıkmasıyla da pekala yaşanabilir. Ama halkımıza küskünlük... Kırgınlık... Boş sözler yaşatılmasın. Değişim ilk önce liderin değişmesiyle başlar... Bu, genel başkana yandaşlık yapan bütüm makamlara ulaşılır. Yeter ki parti değişsin... Yeter ki Kılıçdaroğlu değişsin... Yeter ki halk Cumhuriyet'in tadına varsın.