Emekliler bu sefer iktidarı dinlendirmeli ve uyanık olmalı..

Emekliler bu sefer iktidarı dinlendirmeli ve uyanık olmalı..

Ökkeş Ağaoğlu

 

MECLİS dün toplandı ve yeter sayıya ulaşıldığında müzakerelere hemen geçilmişti... Ama AKP vekilleri genel kurula geldikleri halde koltuklarda olmayışları ise toplantının "Bu bitsin de evimize gidelim" görüntüsünü veriyordu. Meclis'te bulunan 6 siyasi partinin sözcüleri her ne kadar milliyetçilik adına ve halk adına konuşmalar yapmış olsalar da, gelen zamların halkı yıktığını görmezlikten gelen AKP'li vekillerin umursamazlıkları günü geçiştirmenin ana nedenini oluşturmuştu. Peki Meclis toplandı da ne oldu? Hiçbir şey olmadı. Muhalefet her ne kadar iktidarı önergeler yağmuruna tutmuş olsa da, AKP ve MHP vekillerinin oyları ile reddediliyordu. Yani anlayacağınız Meclis'te sanki bir çay molası verilmiş durum yaşandı. Halk arasında yaşanan yokluk ve yoksulluk AKP ve MHP'li vekillerin umurlarında olmadığı, emeklier için verilen kararda belli olmuştu. Ama ne olursa olsun bunun böyle gitmemesi için büyük mücadele eden emekçilerin ve işçilerin durumu güçsüzlüğe doğru yelken açmış durumda. Bunlar yaşanırken sanki bir şey olmamış gibi hareket eden Saray, Mehmet Şimşek'e "Virajı geniş almalarını" tavsiye etmiş... Ama ne olursa olsun ve ne yapılırsa yapılsın yağmur gibi gelen zamlar Meclis'in de, partilerin de cılız kaldığını gösteriyordu. Yani anlayacağınız Emekli yılbaşını bekleyecekmiş. Ne zam alabildiler, ne de refah payı. Yapılan zam kirayı bile ödeyemezken marketten ve mağazalardan istediğini alamayan emeklileri görmezden gelen Meclis'in AKP'li ve MHP'li kahramanları, suskunlukla kulaklarını tıkamış vaziyetteler. Eeeeee sen seçimde tekrar bunları işbaşına getirirsen bunlara katlanacaksın.

PARTİLER KIRAN KIRANA MÜCADELE EDECEK... MECLİS TATİLE ÇIKTI AMA KIYASA MÜCADELE İÇİN HARIL HARIL ÇALIŞACAKLARI GÜNÜ BEKLEYECEKLER... ŞİMDİLİK YAPTIKLARI MÜCADELE KULİS ÇALIŞMALARI OLMAKTA... KULİS ÇALIŞMALARI PARTİLERİN GÖRÜŞLERİNİ YANSITIYOR GİBİ... SİYASİ partiler bugünden itibaren mahalli seçimler için kıran kıran bir mücadele için hazırlanmaktalar. Şimdi bütün partilerin baz aldığı son Cumhurbaşkanlığı seçimi önlerini iyi görmelerine sebep olacak nitelikte ve netlikte... Ama algı operasyonlarının epey zemin kazanacağı mahalli seçimler duyumlarla ve söylemlerle epey yol alacak gibi... Bunun böyle olacağını kulislerde gezenler ve volta atanlar sızıntı haber altında halkı bilgilendirirken... "Neden başka türlü düşünceler bu bilgi hazinelerinin yerini almıyor?" diye düşünmeden de edemiyorsunuz... Çünkü yerini dolduracak veya doldurabilecek yeterli ve etkin bir bilgi hazinesi yok... Herkes kullanacağı oyu duyumlarla değerlendirmeye çalışırken.... Bunu şimdiden görebilmek için partiler kıyasıya mücadeleye hazırlanıyor. Peki ama mahalli seçimler hizmete göre mi oy kazanacak?.. Yoksa başarısız bir idari sistemin yanlışlığına göre mi?.. Bunun kararı birkaç ay sonra şekillenmeye başlar. İMAMOĞLU SİYASİ DURUŞUNU NE KADAR HIZLANDIRMAYA ÇALIŞSA DA BİR DÜŞÜŞE SEBEP OLABİLECEK BİR DURUMU VAR... BUNU KENDİSİ DE BİLİYOR AMA BİLMEMEZLİKLE HAREKET ETMESİ VE DEĞİŞİME ÖN AYAK OLMASI İYİ Mİ OLUR? KÖTÜ MÜ OLUR? KISA ZAMANDA CEVABI BULACAĞIZ... İmamoğlu İstanbul için bir kurtuluş mu?.. Bunun cevabını, siyasi geleceğinin önünü kesen bir hukuki mahkumiyet kararı verecek... Yani CHP eğer ki İstanbul için yeniden adaylığını koyacak olura, bunun hem siyasi boyutu çöküş yaşatabilir... Hem de mahkumiyet kararı gündeme gelebilir... Anlaşılan odur ki yeniden başkanlığa adaylığını koyduğu andan itibaren iktidarın bunu engelleyeceği apaçık ortada görülüyor. O halde İmamoğlu ne yapacak?... Tabii ki CHP içinde değişim modeline öncülük ederek "Biz baba oğul gibiyiz" diyen Kılıçdaroğlu'nu (Tıpkı Brütüs gibi) harekete soyunacak (Ki, şu anda bu olaya soyunmuş durumda.) Ama ne olursa olsun CHP, İmamoğlu'nun dışında bir ismi belirlemelidir.. İktidarın son anlarda alacağı bir kararla İmamoğlu'nu mahkumiyet kararı yüzünden başkanlık seçiminde devre dışı bırakırsa, bunun böyle olması da gayet normal olursa... CHP mutlaka başının çaresine bakmalıdır. Bir zamanların kurtarıcısı İmamoğlu'nu, bu kez düşüşü yaşatan biri olarak görmemek için başka isimler üzerinde durmanın önemini kavramalıdır. Bazı isimler her ne kadar gündeme gelmiş olsa da, Kılıçdaroğlu'nun yapacağı hitaplar çok önemli olacak... Yani nasıl ki "Ceketimi assam oy alır" iddiası gündemi halâ belirlemeye çalışsa da... Kılıçdaroğlu bu iddiayı çürütecek tek isim olarak görülüyor... Öyle de görülmelidir. Çünkü parti liderinin özel çıkışı... Halka yapacağı özel açıklamaları ve iktidarın yıkım projelerini milletin beynine tek tek kazıması, mahalli seçimlerde aday olanların isimlerinin önemini kılmayacak. Yeter ki doğru çalışılsın ve yeter ki muhalefet adam gibi yapılsın... Şimdi tüm gözler Kılıçdaroğlu'nun seçim projesinde ve yapacağı konuşmaların etkinliğinde...