GEÇÇEKten korkan yağdanlıklar sürüsü

GEÇÇEKten korkan yağdanlıklar sürüsü

Ökkeş Ağaoğlu

SİYASET öylesine dibe battı ki, ne içine giren çıkabiliyor... Ne de çıkan tekrar girebiliyor... Öylesine bir dert yumağı içinde politika izlenirken... Politikacıların takındıkları saçma sapan hareketler... Yaptıkları ilginç yorumlar... Hele ki “Her şey elimizde, biz kazanacağız” diyerek her zamanki gibi ortaya atılan açıklamalar... Hükümet kanadında aşırı bir şımarıklığa yol açmıştı. Gerçi bu şımarıklık halâ devam etmekte ama gelin siz bunu onlara anlatın anlatabilirseniz... Nasıl anlatamıyorsunuz biliyor musunuz?..

Çarşı pazardan girip, Ankara’daki yanlış politikalara dem vurup, milletin anasını ağlatmanın yanlışlarını tek tek açıklasak da, ne o yanlışlardan haberleri var... Ne de size yönelik bir açıklama yaparak günah çıkarıyorlar... Varsa da, yoksa da “İktidarda biz kalacağız” inadıyla yola çıkılmakta. Tamam hak veriyoruz, her siyasi parti iktidarda kalmak ister... İstemesine ister de, bu kadar yanlışı gözler önüne seren basına karşı yapılan açıklamaların doğru olmadığını açıkça söylemeleri lazım. Kim söyleyecek?.. Tabii ki kendileri... Peki bunu kim yapacak?.. Liderleri... Peki o lider “Her şey yolunda. Batı bizi kıskanıyor. Özellikle Almanya bizi kıskanıyor” ayağıyla akıllarınca siyaset yaparlarsa ve buna da yandaşlardan tutun kandaşlara kadar inanan olursa iktidar yaptığı yanlışın özeleştirisini yapar mı?.. Hayır... Yapmaz... Asla yapmaz... Hatta yanlış yapmaya devam eder... İşte şimdi biz bu durumu yaşıyoruz.

DİL BİLİMCİLER ŞARKININ SÖZLERİNİN ANLAMINA DEĞİL, NASIL SÖYLENDİĞİNE BAKARAK ELEŞTİRİ YAPIYOR... HALBUKİ BUNUN BİR SÖYLEŞİ ESPRİSİ OLARAK ALGILASALARDI DİL BİLİMCİLERİ DE BİR ŞEYLER ÖĞRENMİŞ OLURLARDI... HELE Kİ ÜLKEDEKİ ARAP TABELALARININ ANLAMLARINI VE KELİME HAZNESİNİ İNCELEDİLER Mİ ACABA?.. MODERN TÜRK DİLİNE UYDUKLLARINA DAİR BİR KELİME SÖYLEYEBİLDİLER Mİ?.. AMA NERDEEEEEE.... Her şey bir yana, Tarkan’ın GEÇÇEK şarkısı bir yana... Çünkü siyasi gruplardan bazıları Tarkan’ın Fetö’cü olduğu düşüncesiyle açıklamalar yapıyor... Bu geri zekalı Tarkan’ın siyasi gruplaşmalarla alakası olmadığını bilmiyor ki... Hatta biliyorsa da söylemiyor... Çünkü birine hemen Fetö’cülüğü yapıştırmak o kadar kolaya geldi ki... Örneğin, “Vay sen benim partimi desteklemiyor musunuz, o zaman sen Fetö’cüsün” suçlamasını yapıştırmak o kadar kolay oldu ki. Şimdi Tarkan’a Fetö’cü suçlaması yapana şunu sormak lazım: “O zaman seçimler niçin yapılıyor?.. Neden onlarca parti seçime giriyor?.. Kimse girmesin... Çünkü size göre iktidarı desteklemiyorlar... O kadar parti demokratik ortamda seçime girerken doğal olan eleştirilerini iktidara karşı yapıyor diye Fetö’cü dersin ve seçimleri iptal edersin. Ve iktidar, hükümette kalmaya devam eder” öyle değil mi?.. O zaman demokrasi nerede kaldı be cahilim?.. Durum böyle iken hemen ortaya dil bilimcileri atıldı. Konuya bodoslama girdiler... Diyorlar ki “Dili bozarak dikkat çekmek elbette mümkün ama bu dildeki yozlaşmaya çok ciddi ve tehlikeli bir kapı açıyor...” diyor ve devam ediyor... Tabii bir diğeri eleştirisi de “Yani (Geççek) diye bir şarkı adı olmaz. O olsa olsa (Geçecek)’tir” diyor... Şu kibirli üstün zekalı dil bilimciye şunu sormamız gerekiyor: “Madem ki siz dilimizin (Yani Türkçe’mizin) orijinalliğinin bozulacağını söylüyorsunuz, o halde Arapça tabelaların Türk diline ve Türk edebi maneviyatına uyuyor mu da bunlar hakkında bir eleştiri yapmıyorsunuz?.. Ayrıca iktidarın Türkçe’yi ve Türk ırkını sevmediğini bildiğiniz halde neden hükümete karşı bir eleştiri yapmıyorsunuz?.. İstiklal Marşı’nı ilahi tarzında söyleyerek hem marşımızı ve hem de sözlerini mahveden asalaklara bugüne kadar neden bir şey söylemediniz?.. Tarkan’ın GEÇÇEK şarkısıyla mı aklınız başınıza geldi?..”

GEÇÇEK ŞARKISI SOSYAL DEMOKRATLARA GİYDİRİLMİŞ MUHTEŞEM BİR ELBİSE OLDU... NE BU ELBİSEYİ SİLEBİLİRLER... NE DE SÖZLERİNDEN DOLAYI ELEŞTİRİ YAPARAK ALAŞAĞI EDEBİLİRLER... ÇÜNKÜ SÖZLERDEKİ ANLAM VE MANA SİYASETEN GAYET GÜZEL ELEŞTİRİLERLE DOLU... Hiç kimse şarkısındaki manalardan dolayı suçlanamaz... O şarkı edepli, düşündürücü, siyasal manada gayet nazik kelimelerle hitap edici yanı varsa (Ki sürüsüyle var) bu konuda ne Tarkan herhangi bir örgüte mensuptur suçlaması yapılabilir... Ne de söylenebilir... Şimdi iktidara karşı oy kullanan insanlar hemen siyasal terörist mi oluyor?.. Böyle saçma sapan bir ifade tarzı olabilir mi?.. Eğer ki olacaksa, o zaman seçimler iptal mi edilecek?.. Ne yani bir insana, “Benim partimi desteklemiyorsun ve hatta benim partime oy vermeyeceğini söylüyorsun, o halde sen suçlusun” denilebilir mi?.. Hatta teröristsin kelimesiyle suçlanabilir mi?.. Böyle saçmalık olur mu?.. Olamaz ve olmamalı. Demokrasilerde herkes edebinle ve terbiyesiyle eleştiri de yapabilir, senin partine oy vermiyorum da diyebilir... Ayrıca kimse milletin dinlediği şarkıya ve enstrümanlara eleştiri yapamaz. Millet bir şarkıyı beğendiğinde iktidara, “Ben bu şarkıyı çok beğendim. Dinleyebilir miyim?” mi diyecek?.. Böyle saçmalıklarla seçime mi gidilir?.. Yağdanlıkçı takım iktidara şirin görüneyim derken bir çuval inciri berbat ettiğinin farkında bile değil. Ama seçim sandığında her şeyin farkında olacağı gelişmeleri dürüstçe görecek ve “Ben nerede yanlış yaptım?” diyecek... Hatta bize sorarsanız “Ben nerelerde yanlış yapmışım da haberim yokmuş” diyecek. Ama o zamana kadar da köprünün altından çok sular geçmiş olacak.

AKP’Lİ GRUP BAŞKAN VEKİLİ MAHİR ÜNAL, “BU ZAMLARI DEVLET YAPMIYOR. ULUSLARARASI PİYASALARDAN GELEN ZAMLAR” DİYEBİLİYOR. BİR DE TARKAN İÇİN SEVEN SEVER, SEVMEYEN SEVMEZ... BU HERKESİN KENDİ TEKELİNDEDİR... AMA ONU SEVENLERİN DÜŞÜNCELERİNE ASLA HÜKMEDEMEZSİNİZ... Erken seçim olasılığı o kadar kuvvetlendi ki, ne GEÇÇEK’i kaldı, ne de kalıcılığı... Çünkü hayat hayat pahalılığı öylesine azmış durumda ki, kimse durduramaz oldu. Düşünün enflasyon ve dolar cinsinden olan iç tüketimin aşırı artış yaptığı şu günlerde AKP sözcüsü çıkmış diyor ki, “Bu zamları devlet yapmıyor. Uluslararası piyasalardan gelen zamlar bir süredir yansıtılmaya başlandı” diyebiliyor... O zaman insana demezler mi, “Yahu madem ki bu zamları devlet yapmadı, devleti yöneten siz değil misiniz?.. Bu zamları siz yapmış olmuyor musunuz?.. Ayrıca uluslararası piyasalardan kaynaklanan zamlar bizim iç piyasaya yansıyorsa, o halde PETROL ZAMLARI ULUSLARARASI PİYASALARDA UCUZLUĞUNU KORURKEN, BİZDE NEDEN PAHALI?.. Hani uluslararası piyasalar belirliyordu zamları?.. Ne oldu?..” Buna asla veremezler... Sadece ve sadece verecekleri cevap bir özür olmalıydı. Halktan özür dilemeliydiler. Tek adam rejiminin ne kadar yanlış olduğunu açıkça ifade etmeliydiler. Bina ve beton sanayiine bu kadar önem vererek ülkenin canına ot tıkadıkları için milletten özür dilemeliydiler. Ama bunlar yapılmıyor. Sanki bu zamları millet yapmış gibi ağız dalaşı yapıyorlar. Halbuki tarımı bitirdiler. Köylüyü mahvettiler. Kiralar almış başını gidiyor... Adamların umurlarında bile değil. Varsa da yoksa da AKP iktidarda kalacak. Yahu zaten iktidardasınız, şu anda iktidardayken neden düzeltilmesi gerekenleri düzeltmiyorsunuz?.. Hatta 2023 yılında her şey düzelecek diyorsunuz. Peki neden 2023?.. Neden şimdi değil?..” Biz söyleyelim: Şimdi düzeltemiyorsunuz. Çünkü hiçbir ekonomik programınız yok. Sadece dışarıdan gelen sıcak paraya güvenerek hareket etmek istiyorsunuz. Ayrıca dışarıdan, yani Ortadoğu ülkelerinden alınacak faizli borçlarla ülkeyi ayakta tutmaya çalışıyorsunuz. Bu, bu ülkenin kalbine hançer sokmak demektir. Siz siz olun eğer bu ülkeye iyilik düşünüyorsanız, ilk önce tarıma öncelik vereceksiniz. Atatürk’e saldırarak... Cumhuriyet’e saldırarak... Laik demokrasiye saldırarak... Doğruları yazanlara saldırarak bu ülkenin ne ekonomisini ve ne de enflasyonunu düşürebilirsiniz. Onun için Tarkan’ın GEÇÇEK şarkısı tam da üstünüze biçilmiş kaftan misalidir. Ayrıca Ekrem İmamoğlu’na ağır eleştiriler yapayım derken, İstanbul’a bu derece düşmanlık yapmanıza da gerek yok.