Heykeli var diye Atatürk'e put diyenler, kendi putlarıyla tarihe gömülecekler

Heykeli var diye Atatürk'e put diyenler, kendi putlarıyla tarihe gömülecekler

Ökkeş Ağaoğlu

İSLAMI inanışlarda birçok konu var ve mevzusu da çok derin... Bunları anlamak için ya dini konuların derinliklerine inerek olayı çözmeniz gerekiyor... Ya da okuduğunuz kitaplardaki açıklamaları diğerleriyle karşılaştırarak ortada dönen siyasi dümenleri yakalayacaksın. Biz de öyle yaptık ve ortada dönen siyasi uyanıklıkları çözmeye başladık... Ne de olsa siyaset her şeyde olduğu gibi, dini konularda da işlenecek en geçerli bir adres olarak hafızalara kaydedilmekte. Nasıl kaydedilmesin ki... Bir defa her defasında alınan siyasi kararların içine öyle bir dinsel roller işleniyor ki, duymayan beri gelsin... İşte bu sebepledir ki İslam dünyası bazı safsata düşüncelerle yola çıkarak siyasi kariyerlerini korumak ve bulundukları makamı kimseye kaptırmamak için heykellere put deyip, resimlere de günah kavramını ekleyerek ilim ve bilimden uzaklaşmaya başladılar. Peki sonra ne oldu?.. Ne olacak ki!.. Yabancıya (Ecnebi) benzetmesi yaptılar... Tabii bu yetmedi, ecnebiyi (Gavur) diye aşağılayarak İslam toplumunu yabancı dünya insanlarından uzaklaştırmaya çalıştılar... Sonuçta da öyle olmadı mı?.. Fakat kendileri ne ecnebilerden ayrıldılar... Ne de gavurlardan... Hatta onlarla iç içe yaşamayı daha çok sevdiler... Zaten buna örnek olarak çocuklarını bu batılı ülkelerde okutmuyorlar mı?.. Ama sıra halka gelince, batılı alemleri kötüleyip her türlü üç kağıtçılığı yapmaktalar. Hatta yaptılar bile. İsmi lazım değil, bir İslam bozuntusu ortaya çıkıp da "Çocuklarınızı (özellikle kız çocuklarını) tarikat kurslarında okutun) dememiş miydi?.. Elbette dedi. Ama kendi kız çocukları batılı ülkelerde eğitimini alıyor... Fakat iş dönüp dolaşıp halkın çocuklarına gelince, "Kızlar okumasın" diyerek Kuran'da bile bu konuda yeri olmayan saçmalıklarını din diye yutturmaya çalışıyorlar.

HER ŞEYİ PUTPERESTLİĞE DAYAYAN DİNCİLER, ATATÜRK'ÜN BİLİM VE İLİME YÖNELİK GELİŞMELERİ DÜŞMAN GÖRÜYORLAR VE YANDAŞ TOPLAMAK İÇİN HEYKELİ PUTLAŞTIRARAK ATAMIZA SAYGIYI AŞAĞILIYORLAR... Bugün nereye bakarsanız bakın iktidarın ideolojisine hayal dünyasına tapmışcasına kendilerini kaybedenler var. Hatta bilmem neyinin kılıyım diyerek kendini kaybeden eksik kafalar da var. Ama bunu söyleyenler eleştirilmiyor. Neden? Çünkü medya kuruluşlarının ağır bölümü ve halkın bazı Atatürk düşmanları iktidarın peşinde gidiyor da ondan. Sanki Atatürk'e karşı gelmenin daha fazla imana yöneleneceği hayali varmış gibi. Oysa kendilerini kandırmaktan başka iş yapmıyorlar. Bunun yanında hele ki bazıları da var ki, oyun ve eğlence olsun diye yapılan kardan adamdan tutun, çeşitli biblo'vari oyuncaklara bile put deyip her şeyi günah kılarak kafalarını kuma gömüyorlar. İşte bu ve bunun gibilere yaratık demek hiç de yanlış olmaz. Oysa bu ve bunun gibi oyuncaklar her zaman yapılmakta... Yapılacak da... Çünkü bunlar eğlenmek ve oynamak için yapılmakta. Fakat işin enteresan tarafı, bu dinci kılıklılar, eğlenceye (günah) kavramını mühürleyerek kabul etmiyorlar. İşte buradaki ince ayrıntıyı yakalayamadıkları için illaki her şeye karşı gelecekler... Çünkü bu karşı geliş, onların doğasında var... Bu ve bunun gibiler ve bunlara inananlar, eğlenceyi gavurluk... Gülmeyi ve kahkahayı ahlaksızlık olarak görmekteler. Çünkü öbür dünyada mutlu olmak için... Bu dünyada günah kavramlarıyla aş edebilmek için... Neredeyse hiçbir şeyden zevk almadan yaşama noktasına inanır oldular...

HER ŞEYİ PUTPERESTLİĞE DAYAYAN DİNCİLER, ATATÜRK'ÜN BİLİM VE İLİM'E YÖNELİK GELİŞMELERİ DÜŞMAN GÖRÜYORLAR VE YANDAŞ TOPLAMAK İÇİN HEYKELİ PUTLAŞTIRARAK ATAMIZA SAYGIYI AŞAĞILIYORLAR... Bir defa bundan binlerce sene öncesine dayanarak yapılan açıklamalar ve vaazlar tek adamlık yönetimine benzeyen (bir nevi olmayan kuralları) ve İslam dinine dayandırılmak istenen saçmalıkları gündeme getiriyorlardı. Neydi onlar?.. 1) Heykellere put deniyor... 2) Resim basmaya ve yapmaya günah deniyor... 3) Tarikat zihniyeti ilei ülkenin yönetilmesine karşı gelenler Allah'a karşı geliyor düşüncesini yaymak... İşte bunlar, ülkeyi çok tehlikeli bir yere doğru sürüklüyordu... Ve sonunda da oldu olanlar ve Atatürk'ü anmayı... Atatürk'ün heykeline saygı duymayı putperestlikle yorumladılar... Oysa bugünün teknoloji ve ilim dünyasında böyle saçmalıkların yaşayamadığı biliniyorken... Binlerce yıl öncesinin putperestliğini bugüne yaslamak çok büyük hatadır... Çünkü bugünün dünyasında o putperestlik dönemini bugüne yaslamanın vebalini, günahını kim çekecek?.. Oysa Atatürk'e saygıyı göstermenin günah olduğu yaygınlaştırılırken, neden Atatürk'ün Fatih'ten sonra İstanbul'u tekrar geri alan kahraman Türk komutan denilmiyor?.. Şunun için: Kuran'ı Türkçeleştirdi... 2) Arapçadan vazgeçip Latin harflerine döndürdü.. 3) Türkiye'yi Ortadoğu karanlığından kurtardı... Araplaşmayı kabul edenler için bunlar kabul edilemeyen durumlardı... İşte bunlar, Atatürk'e karşı gelmenin en kolay yolu olarak görüldü... Halbuki dini hayali dindarlığı kabul etmez. Ama bunun tam tersini düşünenler, Atatürk'ün savaşları kazanmasında yatan gerçeklerin altında, yeşil sarıklılar olduğu saçmalığı yayılmakta. Ama her nedense Peygamberimizin dişinden ve yanağından yaralanmasına neden olan Uhud Savaşı Müslümanların kaybettiği ilk savaş olarak tarih sahnesinde yerini almıştı. Peki yeşil sarıklılar Atatürk'ün savaşları kazanması için yardım ettilerse... Uhud Savaşı'nı kazanması için neden Peygamberimize yardım etmedi?.. Yani palavralarla milletini kafasına saçma sapan fikirler yerleştirmeye çalışan dinciler, asıl kendi yapay inanışlarının putperestlikten öteye gitmeyen bir inanç olduğunu kabullenmeliler.

BİR ZAMANLAR RESİM GÜNAHTI... NEDEN? HALK GÖRÜP DE UYANMASIN DİYE... ÇÜNKÜ RESİM, HABER YAZMANIN DA ÖNÜNE GEÇEN EN KUVVETLİ DELİL KAYNAĞIYDI... BUNU İSTEMEYEN YOBAZ KAFALAR, RESİM SANATINI GÜNAH KAVRAMINA SOKTULAR. Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, resim hakkında özetle diyor ki: Zaruretsiz canlı varlıkların resimlerini yapmayı dinimiz yasaklamıştır. // Araplar, kendi elleriyle çizdikleri ve şekillendirdikleri resimlere ve putlara tapıyorlardı. Hz. Peygamber, Araplar yeniden eski alışkanlıklarına döner endişesiyle, bu alışkanlıkları hatırlatan resimleri ve sûretleri de yasaklamayı uygun bulmuştur. Şimdi bugüne bakarsak böyle bir tehlike var mı? Elbette yok... Nasıl ki düne kadar Haçlı Orduları İslamla savaşırken amansız bir düşmanlık oluşturulduysa... Bugün o Haçlı Ordusu dediğimiz Batılıların modernliklerini yaşamak için bütün teknolojilerini satın almıyor muyuz?.. Elbette alıyoruz. Peki şimdi biz Haçlı Ordusu kavramının düşmanlık mücadelesini bugün de uygulamalı mıyız? Tabii ki hayır. Aksine biz de teknolojide, bilimde ve ilimde çağdaş dünyayı yakalamalıyız ki dünyada bir tek biz varmışız gibi saçmalıktan kurtulup dünyaya entegre olmanın çarelerini aramalıyız... Nasıl ki matbaa yüzyıllar sonra İslam dünyasına girdiğinde ne kadar geri kaldığını anlamışsa... Aynı şekilde Hz. Peygamberimiz zamanındaki çok nazik konu olan putperestlikle mücadelede heykellere karşı savaş açılmasını zaruri görürken... Bugün de tıpkısı yaşanıyormuş gibisinden düşünmek büyük bir hata değil mi?.. Artık modern ve bilinçli bir çağda yaşıyoruz ve İslamiyeti böylesi basit detaylara dayandırarak her şeyi günah saymanın saçmalığından ülkemiz insanını kurtarmalıyız... Tıpkı Suudi Arabistan'ın (Aya çıkmak günahtır) kavramını kağıda dökerken... Amerika'nın 60'lı yıllarda Ay'a çıkmasıyla Arabistan'ın bu (Ay'a çıkmak günahtır) düşüncesini ortadan kaldırması gibi... Artık şu kabul edilmelidir ki, Kuran'ın ilk emri nasıl ki OKU ise... Bilimi ve çağdaş ilmi okuyarak İslamiyeti saçma sapan düşüncelerden kurtarmanın vakti gelmedi mi artık?.. Kısaca Atatürk'e put diyenler, saçma sapan yarattıkları tarikat putlarıyla tarihe gömülecekler.