Millet İttifakı halka yakın, Cumhur ise meydanlarda yok

Ökkeş Ağaoğlu

DEPREMZEDELER her gün kan ağlıyor... Yardımlar bölgelere ne kadar giderse gitsin, eksiklikler ve aksaklıklar halâ giderilmiş değil...

Hükümete yakın kaynaklar "Böylesi büyük doğal afet yaşanırken hükümet her şeye ulaşamaz ki... Bir şehirde değil, 10 şehirde meydana gelen deprem ülkenin ekonomisini de olumsuz yönde etkiledi" diyor... İyi güzel de, bu hükümete güvenilir kaynaklar depreme 3 gün geç kalındığını... Değil maddi boyutu, işin insani boyutunu neden değerlendirmezler?.. Üzerinden epey zaman geçtiği halde halâ depremzedeler gündemden düşmüyorsa, bu: hükümetin doğru dürüst çalışmadığını gösteriyor. Ayrıca sürekli şikayetler devam ediyorsa, bu cumhurbaşkanlığı seçimini de kimini güçlendirirken kimini de güçsüz bırakacaktır. Bırakıyor da... Nasıl bırakmasın ki?.. Deprem bölgesine kim yardıma koşsa, hükümet sanki gümrük duvarı gibi önlerine çıkıyor... Güya her şeyi doğru dürüst idare edeyim derken, idaresiz ve başıboş yönetim tarzının korunduğu mekanlarda kimse "Biz hükümet olarak çok başarılıyız" diyemez... Hatta dememeli... Çünkü derse çok kötü olur... Bu insanlarla dalga geçmek demektir.

DEPREM OLAYI HEM CUMHUR İTTİFAKINI VE HEM DE ADAY ADAYLARINI KÖKÜNDEN DEĞİŞTİRDİ... KİMİLERİ DE YANDAŞ GÖRÜNÜMDEN ANINDA UZAKLAŞTIĞINI GÖSTERDİ... EN AZINDAN BİRAZ OLSUN GÖSTERMEYE ÇALIŞTI. CUMHUR İTTİFAKI RESMEN ÇÖKÜŞ İÇİNE GİRDİ DENİLEBİLİR Mİ?.. Hükümet kış çorbasını içerek biraz olsun ısınayım derken, siyaset alanında öyle soğuk rüzgarlar esti ki... Bunu ne çorba ısıtabilir di... Ne de yandaş ve kandaşlar... Bunu halkın kendisi ısıtabilir ve menüyü daha farklı kılardı... Ama her şey hükümetin istediği gibi gerçekleşmedi... Televizyon programcısı Müge Anlı, şunları söylemiş: "Milletvekilliği teklifi gelmiş bana AK Parti'den. Ama iktidar kulislerinde benim yüzde 2 ve 2 buçuk oyum olduğuna inanılıyormuş. Bir kere çok az. Sırf 2 buçuğa razı olmam. Niye 2.5 olsun ya! Ben bugün kendim aday olsam görün bakalım yüzde kaç oy alıyorum. Hiç!.. Ama böyle oturduğunuz yerden benimle ilgili abuk sabuk haberler yapmayın vallahi. Benim hiç siyasetle alakam yok. Yapmak istersem, onu da biliyorsunuz ki yaparım. Meclis'te de kadınlar görürsünüz, bakanlıkta da kadınlar görürsünüz, ekranda da kadınlar görürsünüz. İstesem yaparım ama yok. 2,5'a aday maday olmam ben. En az 25-30 yapın da şanımız yürüsün." demiş... Yani AKP'nin vekillik teklifini reddetmiş... ///...Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan da yaptığı açıklamada, "Yetkili kurullarımız ve teşkilatlarımızla gerçekleştirmiş olduğumuz son derece kapsamlı istişareler sonucunda milletvekili seçimlerine herhangi bir ittifaka dahil olmadan müstakil olarak gitme kararı aldık. Almış olduğumuz karar doğrultusunda 14 Mayıs seçiminde de Yeniden Refah Partisinin cumhurbaşkanı adayı olarak bendeniz bugün başvuru yapacağım" demiş... O da AKP teklifini reddetmiş... ///... Ve eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya hesabından “Yurtdışında finans kuruluşlarındaki işlerim nedeni ile aktif siyasete girmeyi düşünmüyorum.” ifadelerini kullanmış... Yani o da AKP'nin vekillik teklifini reddetmiş... Bu da AKP'nin iddialı gibi göründüğü bazı isimlerin partiyi terk etmek için teklifleri kabul etmediği görülüyor...

CUMHURBAŞKANI DÜN GECE EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞINI 7 BİN 500 LİRAYA ÇIKARDIĞINI SÖYLEDİ... PEKİ DİĞER EMEKLİLERİN MAAŞ DURUMU NE OLACAK?.. KİMSE KONUŞMUYOR... AMA SANKİ RUSYA'NIN SİYASİ POLİTİKASI GİBİ HERKESİ AYNI DÜZEYDE, AYNI MAAŞ KATEGORİSİNDE GÖRMENİN BİR ÇABASI GÖRÜLÜYOR... YA İTTİFAK?.. Millet İttifakı şu anda hem siyaset, hem ekonomi ve hem de psikolojik savaşı gayet güzel yürütüyor.. Ama bunu siyaset adına değil, insani davranışıyla yapıyor... Tabii bu da hem siyasete güzel bir getirisi oluyor... Hem de geleceğe... 6'lı Masa'nın çıkışı ve yaptığı siyaset gayet güzel yal alıyorken bundan olağanüstü rahatsız olan Cumhur İttifakı, ne yapıp edip bir şeyler yapayım diye kıvranırken, aniden aklına ilk gelen tabii ki emekliler oluyor... Ve düşük maaş alan emeklilerin maaşına 2 bin lira zaman yaparak 7 bin 500 liraya yükseltti. Neden?.. Millet İttifakı'nın yükselişini durdurmak için... Tabii yaklaşan seçim tarihi de hükümeti zorlamaktayken, ittifakta kopuklukların yerine yeni canlar almanın gayreti seslendiriliyordu. Ve aniden HÜDA-PAR ismi ortaya çıkıverdi. HÜDA-PAR hem Meclis'in sandalyelerine ve hem de Türk siyasetine yakışmayan bir partiydi. Ama Cumhur İttifakı'na almak için bir dizi görüşmeler yapan hükümet, HÜDA-PAR'ın görünümünden ne kadar mutlu olmasa da, güçlü olmak için elinden gelen her şeyi yapmaya çalışıyordu. Aynı şekilde HÜDA-PAR çıkışı yapan ve bunun yanlış olduğunu anlatmaya çalışan BBP lideri Mustafa Destici, ittifaka desteğini açıklayan HÜDA-PAR hakkında konuştu. Destici, parti olarak HÜDA PAR'ın vaatlerini doğru bulmadıklarını söylemişti... Seçimlerde partisinin oy oranı hakkında da konuşan Destici, "Gerçekçi olmamız gerekirse bu seçimde oy hedefimiz yüzde 4-5" deyiverdi. Yani hem emekli maaşıyla... Ve hem de HÜDA-PAR ile bir yere gidemeyeceğini anladığı halde yanlışın üzerine doğrudur diyerek giden Cumhur İttifakı, seçimde yenilmemek için son kozlarını oynamaya çalışıyor...

MUHARREM İNCE DE HER YAPTIĞIM ŞEY DOĞRUDUR DİYEREK İNADINA CHP İLE SAVAŞMAYA DEVAM EDİYOR... VE BUNA, "BEN CHP'LİYİM" DERKEN ASIL CHP'NİN DÜŞMANI GİBİ DAVRANIYOR... OYSA ADAYLIĞI HEM CUMHUR İTTİFAKINA YARIYOR... HEM DE ERDOĞAN'I SON ANDA KURTARMIŞ OLUYOR... HEM DE 2. TURDA... Muharrem İnce tam bir çıkmaz içinde bocalayıp duruyor... Ne ileri gidebiliyor... Ne de geri... Sürekli "Ben başarılıyım" diyerek adım atmaya çalışırken, seçimi 2. turda paylaşmak ve lider çıkmak için program kuruyor... Oysa CHP adını ağzına her kötü alışında arkasında AKP'nin oluşunu düüşnmesi gerekirken, kendi kendine politika yaparak "Ben bu hükümeti devireceğim" diyerek AKP'ye karşı olduğunu da açıklamaya çalışıyor.. Oysa o da biliyor ki AKP'nin Millet İtifakı'nı zayıf düşürmesi için kendisine yardımcı olacağını... İşte tam da burada Kılıçdaroğlu'nun Memleket Partisi'ni ziyaret etmesi hem siyasi bir ahlak ve hem de Millet İttifakı'nın önünü en küçük bir oy potansiyeli de olsa tıkamaması... Yani HÜDA-PAR ile epeyce eleştirilen AKP, durumu düzeltmek için herşeyi yapmaya çalışmakta... Bu, Muharrem İnce'yi desteklemek ve hatta Meclis'e sokmak adına bile olsa... İşte tüm bu gelişmeleri bile bile ortaya çıkan Muharrem İnce, CHP'den (ve özellikle Kılıçdaroğlu'dan) intikam almak için seçime 4 elle sarılmakta... Yani ne Türkiye umurlarında... Ne de Cumhuriyet... Onlar için koltuk hırsı ön plana çıkmış durumda... Oysa birliktelik ve 6'lı Masa'nın özverili çalışmasının zerresini Muharrem İnce'de göremiyoruz. Ama lafa gelince "Biz Atatürkçü'yüz" derken reformları unutan... Son seçim olan bu seçimin tehlikeli gidişatına dur diyememenin tuzağına düşen Muharrem İnce, bu seçimde silinecek ve silinmese de yavaş yavaş (şu anda olduğu gibi) gözden düşecek. Çünkü Muharrem, "Millet İttifakı'nın halka yakınlığının seçimi kazanma şansı görülmüşken... Cumhur İttifakı'nın alanlara çıkamaması yaşanırken, yetiştiği partisini düşman görmesi kadar hatalı bir düşünce olamaz...

var addthis_config = {"data_track_addressbar":true};