İmamoğlu CHP için yeni lider konumunda

Submitted by FTG on Sun, 12/25/2022 - 16:37

Ökkeş Ağaoğlu

 

EKREM İmamoğlu için hapis kararı vermek iktidarın hayallerini süslemekte... Hele ki son dönemlerde meydana gelen İmamoğlu - iktidar kapışması bunun en açık göstergesi... Ama şu anda iktidar, İmamoğlu'nun hangi konuda adım attığı görse hemen gardını alıyor adeta...

 

Oysa İstanbul Belediyesi Başkanlığı'nı kaybeden AKP, halâ yenilgiyi içine sindirememiş... Her seferinde İstanbul'la yatıyor İstanbul'la kalkıyor... Halbuki bunun ve bunun gibi bazı basit nedenlerden dolayı İmamoğlu'na verilmesi gereken bitmek tükenmez siyaset anlayışınıza saygı duyuyorum... Ama bugün öyle gösteriyor ki değil İmamoğlu, onun yanında kimi varsa hepsini cezalandırma kapsamı içine almak için sıkıştırmaya çalışılmakta. Hele ki bu son kampanya güzelliği içinde yer alan çok kıymetli çalışmaları için kendisinin kattığı güzelliğe sahip çıkarak efor sarfetmek hayra yorulacak gelişmişliğin aynasını oluşturmakta...

AKP, İMAMOĞLU FARKINI GÖREBİLMEK İÇİN HER TÜRLÜ OLASILIĞI DENİYOR VE ADAY VEYA ADAY OLMAMA DURUMUNU CANLI OLARAK TUTMAYA ÇALIŞIYOR. OYSA HAYATI BOYUNCA DEVLETİN GELECEĞİNİN SAKINCALI DURUMUNA EL ATAN EKREM İMAMOĞLU, BUNDAN SONRA ARTIK SARGILAMA YOLUNA GİDİLMELİDİR... Öyle ki şu ana kadar sessizliğini koruyan AKP hükümeti, her nedense İmamoğlu'nun bazı nedenlerden dolayı güncellenmesini istemiyor... Hatta hırsından ölüp ölüp diriliyor... Oysa hem siyasal gerginliği... Hem de görsel güzellikleri bağrına basmak için acil davranışlarıyla kıvranan hükümetin beklentilerini gören İmamoğlu, CHP için yeni bir umut aşamasına girmiş bulunuyor... Ve sürekli hükümetin "Bay Kemal, adayını veya adaylığını açıkla" gibisinden uygulanan adayını açıkla baskısı her zaman boşa çıkıyor... Çünkü bunun getirisi değil, aksine götürüsüne imza atan ve ne yaptığını bilemeyen hükümetin son hali hiç de kendisinden beklenen gibi çıkmadı... Ama nedenler üzerinde ağır baskı yaratan hükümet, intikam duygusuyla hareket etmekte... Ve bunda da dağlar kadar haksız konumda... En azından önünü görebilmeyi umut edeceği yerde, bugün ne önünü, ne arkasını ve ne de kıymeti harbiyeyi görebilen bir hükümet yok karşımızda... Aksine hükümet hem İmamoğlu ve hem de Kılıçdaroğlu farkına imza atmak için kendini yoğun bir beklenti içine atmış durumda...

RUP TOPLANTISINDA HEYECAN YARATAN KİŞİ OLARAK GÜNDEME OTURAN İMAMOĞLU, CHP LİDERİ KILIÇDAROĞLU'NUN SÖYLEDİĞİ ÖZEL VE GÜZEL SÖZLER İÇİN ADETA HAVALARA UÇMUŞTU... ÇÜNKÜ HEM HAVALAR VE HEM DE SİYASAL BAKIŞ TARZINA KARŞI ÖNLEM ALAMAYANLAR ALMANYA'NIN YANINDAN DAHİ GEÇEMEZ... Her zaman olduğu gibi, salı günkü CHP grup toplantısı yapıldığında, konum ve oturum farkının doğrultusunda, mükemmel bir geleceğe imza atılmış çalışma olduğunu gösterdi bize... Örneğin Kılıçdaroğlu'nun "Biz baba - oğul gibiyiz" açıklaması CHP'lileri öylesine heyecanlandırmıştı ki, neredeyse herkesin "İşte Ekrem İmamoğlu, geleceğin CHP'sinin başkan adayı" düşüncesine sevk ediverdi... CHP bu görüntüyü verdikten sonra hem siyasal ve hem de seçim olasılığı için imza atmaya çalışıyor ve ağırlığını bu yönde geliştiriyor... Bu sonucu çıkarmak öylesine hesap içinde hesapsızlık yarattı ki, Kılıçdaroğlu'nun "Biz baba - oğul gibiyiz" açıklamasının arkasında, "CHP artık seçime hazır" dedirti verdi bize... Evet, aynen öyle... CHP artık seçime hazır... Hem de her türlü olasılık kapsamında, hem baskın seçime ve hem de yanlış duruş sergileyen iktidarın hatalarına karşı gardını almasını bilen bir devlet yapısı görmeye başladık... Çünkü CHP'nin "Bizim iktidarlığımızda, bizim ekonomik anlayışımız içinde çiftçi, memur, emekli, esnaf ve çalışanlar rahat edecek... Çünkü çoğulcu parlamenter sistemi hem yaşatacağız ve hem de yürürlüğe sokarak halkın dertlerine ortak olacağız... Bunun gibi daha birçok konuya değinen CHP liderinin açıklamaları hem halkımızı, hem siyaset olmayı özleyen kesimlere gerekli mesajlarıyla yeni bir anlayışı gündeme taşımıştır... Kısaca anladığımız tek şey iktidar olmak değil... Aksine Atatürk ilke ve inkılaplarını canlandırmak... Devrim yasalarını tekrar Anayasal düzene sokmak... Ve Türklüğün muazzam duruşunu gözler önüne sermek olarak düşünülmeli ve görülmeli... Yoksa Anayasa'nın canına ot tıkayan... Türklüğü hazmedemeyen ve kültürel bir hükümet yapısına karşı her türlü şeri düzeni gündeme getirmeye ve yasallaştırmaya çalışan bugünkü hükümet, böyle giderse bir adım dahi öteye gidemez... Gidemeyecek de... Çünkü kendini yenilemeyen hükümet olmanın da ötesinde, Osmanlı'nın çöküş devrine hayranlıkla bakması, onun bitişini göstermekte...