GİTTİKÇE CAHİLLEŞİYOR VE BUNA DA İSLAMİYMET DİYORUZ

Submitted by FTG on Sun, 09/22/2024 - 14:52

Ökkeş Ağaoğlu ARAP severler piyasaya öyle bir daldılar ki, ne Türkleri takıyorlar... Ne de milliyetçiliği... Varsa da, yoksa da Arapçılık... Kafalarına ümmetçiliği öylesine yerleştirmişler ki, kendileri de hangi sistemin daha sağlıklı olacağını hesap bile edemiyorlar... Örneğin Arapçılık yapıyorlar ama onlardan daha da cahilce hareket ediyorlar... Diyanet'i öne çıkarıyorlar ama Diyanet sorumlusu da günahların en büyüğünü bilinçli bir şekilde yaparak kendilerini onun kaşesinde sağlama almaya çalışıyorlar... Ama sosyal medyayı takip ettiğinizde her birinin Batılı ülkelerde yatırımlarına şahit oluyorsunuz... Buna Diyanet bile öncülük ediyor... Sanki Türkiye'de çölleşen bir ekosistem oluşmuş da, buralardan kurtulmak istiyorlarmışcasına hareket ediyorlar. Oysa bir türlü farkına varamadıkları Arap kafanın kendilerini çıkmaza soktuğu gerçeğidir... Ama her nedense bunu büyük bir ödülmüş gibi kendilerine sunan ve bunu da bir ayrıcalıkmış gibi millete anlatan yönetici kadroları, yine de havanda su dövmeye devam ediyorlar. Oysa durum hiç de onların istediği gibi gelişmiyor.

YUNANİSTAN'A YAPILAN HER YARDIMDA ESKİ TÜRKİYE YUMRUĞUNU MASAYA VURURDU VE 7/10 SİSTEMİYLE HEM AMERİKA'YI VE HEM DE BATILILARI ANKARA'NIN ŞARTLARINA KİLİTLERDİ. PEKİ YA BUGÜN? Bugün Türkiye dört taraftan istila edilmişcesine ve sanki Amerikan yardımının oluşturulmasıymış gibi gösterilerek sınırlarımıza bir nevi yığılan yığınaklar ne AKP'yi, ne de Genelkurmay'ı rahatsız etmekte. Siz bırakın rahatsız olmalarını... Ağızlarından bir tek kelime dahi çıkmıyor. Sanki Türkiye'nin sınırları çok güvenlikliymiş gibi bir tavır ve edayla suspus oturmaktalar. Eski Türkiye yöneticileri, yani Cumhuriyet sistemine çok önem veren dönemde Genelkurmay bu gibi durumlarda yumruğunu anında masaya vururdu. Hükümet de Yunanistan'a yapılan yardımların sınırlandırılması ve silahsızlandırılma politikasına ağırlık vererek Batı'yı hizaya çekerdi. Bugün bunların hiçbiri yapılmıyor. Siz bırakın yapmayı, Yunanistan 9 adamızı teslim alıp silahlandırdıkları adalarla Türkiye'yi tehdit ediyor... Peki Ankara ne yapıyor dersiniz? Hiç, ne yapacak? Gıkları çıkmıyor. Daha bu yetmiyormuş gibi kendilerinden önceki hükümetleri halâ eleştirerek bugünkü politikalarını yürütüyor. İnanın insan bu gibi durumlara çok güler... Ama gülen yok... Neden yok biliyor musunuz? Cahil bir toplum yaratıldı da ondan. Bu cahilliğin balından ve kaymağından yemeye çalışan Ankara da, ne dış ilişkiler seferlerine önem veriyor... Ne de iç meselelere kafayı takıyor... Yaptıkları tek şey İslamiyet, Müslümanlık ve din iman palavralarıyla milleti kandırmak ve yapılacak olası bir seçimi tekrar kazanmak... Türkiye jeopolitik olarak tehlikeli duruma düşüyormuş... Umurlarında değil. Adalar Türkiye sahillerine karşı silanlanıyormuş,... Umurlarında değil... Amerika F-16 ve F-35'ler için sözünde durmuyormuş... Umurlarında değil... Eğitimde gittikçe daha da geriye gidiyormuşuz... Umurlarında değil... Tek düşündükleri makamları ve o makamın onları getirileri.. Başka gelişmeler umurlarında bile değil...

PEKİ TÜRKİYE HEP BÖYLE Mİ GİDECEK?.. TABİİ Kİ HAYIR... HEP BÖYLE GİTMEZ... GİTMESİNE DE İMKAN YOK... ÇÜNKÜ BUGÜNKÜ DURUM ONLARIN DA LEHİNE GELİŞİYOR...TABİİ ANLARLARSA... Bu bozuk düzen içinde kıvranan halkın bir gün tepesi atacak ve her şeyi protesto ederek kemerlerini tamamiyle sıkacak... Pazarlardan ve marketlerden alış veriş yapmayacak... Hatta ekmeği bile karneyle alınıyormuş gibi kıtlık yaratacak... Olmayan kıtlıkla fırıncıları da protesto ederek esnaflara ve kooperatiflerin hepsine boykot yaparak büyük bir mücadele mitinglerinde hükümete iyi bir ders vereceği de kuvvetle ihtimal. Çünkü böylesi açlık... Böylesi pahalılık... Böylesi savurganlık... Böylesi hükümet harcamaları milletin canına yavaş yavaş tak ediyor... Kuvvetli bir sosyal demokrat akımın oluşabileceği her an düşünülmelidir... İşte hükümet bu akımını durdurmak için önüne gelen siyasi tercihleri neredeyse hapse atacak kadar hem korkuyor ve hem de cesaretlenerek halka şikayet ediyor. Ama halk, artık o eski halk değil diyeceğiz ama buna da şüpheyle bakılıyor. Ama ne olursa olsun halkımız bu pahalılıkla uyandırıldı... Uyandıran elbette hükümet... Ve yavaş yavaş eriyen hükümet cahil toplumu daha da cahilleştirmek için elinden geleni yapıyor. Ama gerçekten de toplum olarak çok cahilleştirildik... Neden mi?.. Eskiden bir rüşvet ve hükümete karşı yapılan dolandırıcılıkta millet asabi olur ve hemen o kişinin veya kişilerin isimlerine nefret yağdırırdı. Bugün ise, bu cahilleştirilen halkın bir bölümü (Helal olsun) diyerek ayrı bir duruş sergiliyor. Bu da her türü düzensizliği hoşgörmenin duruşunu sergiliyordu. Bunu yaratan ve onların kafasına sokan elbette hükümetti. Bu böyle giderse daha da cahilleşen halkımız, sokaklarda yabancı askerleri görmezse hiç şaşırmayın.